Mert
New member
Bir Hikâye ile Başlayalım: Tapu Dairesinin Önünde
Forumdaşlar, size bugün içimden geçen bir hikâyeyi anlatmak istiyorum. Hani bazen gerçek hayatta yaşadığımız bir olay, bütün o soğuk rakamların ardında saklı insan duygularını gösterir ya, işte öyle bir şey… Geçen hafta tapu dairesinde tanık olduğum küçük bir an, bana “ortak tapu masrafı” denilen şeyin aslında sadece bir maliyet değil, aynı zamanda bir hayat kesiti olduğunu düşündürdü.
---
Karakterlerimiz: Mehmet ve Elif
Mehmet, kır saçlarına rağmen dimdik yürüyen, matematiğe meraklı bir adam. Stratejik, çözüm odaklı, “her şeyin hesabı kitabı yapılmalı” diyen biri. Yanında eşi Elif var. Elif, insanlarla sıcak iletişim kuran, empati dolu bakışlarıyla herkesi rahatlatan, ilişkilerde köprü kurmayı seven bir kadın. İkisi de yıllarca biriktirmiş, bir ev almak için uğraşmış ve sonunda çocuklarıyla paylaşacakları küçük ama huzurlu bir apartman dairesinde karar kılmışlar.
---
Tapu Dairesinde İlk Karşılaşma
Tapu dairesinin bekleme salonunda oturuyorlardı. Mehmet’in elinde hesap makinesi, sürekli masraf kalemlerini yazıyor: harçlar, döner sermaye, tapu senedi bedeli… Elif ise etrafındaki ailelere bakıyor, göz göze geldiği insanlara gülümsemeler gönderiyordu.
“Bak Elif,” dedi Mehmet, “tapu harcı %4. Bunu alıcı ve satıcı yarı yarıya ödeyecek. Ama bazıları alıcıya yıkıyor. Bizim durumda 500.000 TL’lik ev için toplam 20.000 TL harç çıkıyor. 10.000’i biz, 10.000’i satıcı. Üstüne döner sermaye, hizmet bedeli derken 1.000–1.500 TL de eklenir. Yani bizim cebimizden 11–12 bin TL çıkacak.”
Elif ise başını salladı, “Mehmet, biliyorum senin için rakamlar önemli ama şuna bak: Yan masadaki genç çift, harcı ödemek için ailelerinden borç istemiş. Kadıncağız ağlıyor. Bence asıl mesele kimin ne kadar ödediği değil, bu masrafların insanlara yükü.”
---
Çözüm Odaklı Erkek Mantığı
Mehmet, hesap defterini kapatmadan devam etti: “Bak Elif, ben şunu öğrendim: Eğer tapu masrafını satıcı üstlenirse, alıcı genelde evi alırken farkı başka şekilde öder. Yani stratejik düşünmek lazım. Pazarlıkta masrafı karşıya bırakmak, belki de fiyatı yükseltir. En iyisi baştan net konuşmak. Ortak tapu masrafı dediğimiz şey aslında doğru planlama ile adil paylaşılır.”
Ona göre mesele duygusal değildi, tamamen stratejik bir denklemdi. “Hangi taraf ne kadar öder?” sorusunun cevabı, satır satır yazılmış bir tablo gibiydi.
---
Empatik Kadın Bakışı
Elif ise yanlarındaki başka bir aileyle sohbete başlamıştı. Genç kadın, “Masrafı nasıl paylaşacağız diye kavga ettik,” diyordu. Elif ona dönüp, “Bakın,” dedi, “benim eşim çok hesap yapar, ben de sizin gibi sıkışınca duygusal düşünürüm. Aslında mesele adil olmak. Eğer taraflar birbirini kırmadan paylaşabiliyorsa, 500 lira fazla vermek dünyanın sonu değil. Asıl değer, ev alırken gönül rahatlığıyla imza atmaktır.”
Elif’in yaklaşımı rakamlardan çok insan ilişkilerinin sağlıklı kalmasına odaklıydı. Onun gözünde “ortak tapu masrafı”, sadece cebin değil kalbin de ortaklaşmasıydı.
---
Gerçekler ve Rakamların Ötesi
O gün orada öğrendim ki:
- Türkiye’de tapu harcı resmi olarak alıcı ve satıcı tarafından eşit ödenir. Ama çoğu zaman alıcıya yüklenir.
- Harç oranı binde 20’dir, yani satış bedelinin %4’ü.
- Bunun dışında döner sermaye ve küçük hizmet bedelleri vardır, toplamda 1.000–1.500 TL civarı.
- Yani “ortak tapu masrafı” hesaplanırken rakam belli ama paylaşma biçimi her ailede farklıdır.
Mehmet gibi biri için bu sadece adil bölüşülmesi gereken bir hesap; Elif gibi biri içinse insanların yükünü hafifletmek için empatiyle çözülmesi gereken bir mesele.
---
Tapu Dairesinde Sessiz Bir Ders
İşlemler bittiğinde Mehmet ve Elif, ellerinde yeni evlerinin tapusuyla dışarı çıktılar. Mehmet, “Bak gördün mü, hesapladığım gibi oldu,” derken Elif, “Ama esas güzellik, imza sırasında satıcıyla gülümseyerek ayrılmamızdı. Paranın ötesinde gönül rahatlığı kaldı.” dedi.
Ben ise onları izlerken düşündüm: Ortak tapu masrafı aslında bizi ortak insan hikâyelerine de bağlıyor. Çünkü herkesin ev hayali, hesap defterine sığmayan duygularla örülü.
---
Forumdaşlara Sorular
- Sizce tapu masrafında esas önemli olan şey rakamın kendisi midir, yoksa tarafların adil hissetmesi mi?
- Mehmet gibi stratejik mi bakarsınız, yoksa Elif gibi empatiyle mi?
- Tapu dairesinde yaşadığınız unutulmaz bir anınız oldu mu?
- Ortak tapu masrafının paylaşılma biçimi, sizce bir ev alma hikâyesinin huzurunu ne kadar etkiler?
---
Son Söz
Tapu masrafı sadece kuru bir rakam değil; bazen bir çiftin hayalini, bazen bir ailenin huzurunu, bazen de bir komşunun gözyaşını içine alıyor. “Ortak tapu masrafı ne kadar?” sorusunun cevabı, aslında “Ortak hayallerin bedeli ne kadar?” sorusuyla yan yana duruyor.
Forumdaşlar, sizden de duymak isterim: Siz bu hikâyeye kendi gözünüzden nasıl bir yorum katarsınız?
Forumdaşlar, size bugün içimden geçen bir hikâyeyi anlatmak istiyorum. Hani bazen gerçek hayatta yaşadığımız bir olay, bütün o soğuk rakamların ardında saklı insan duygularını gösterir ya, işte öyle bir şey… Geçen hafta tapu dairesinde tanık olduğum küçük bir an, bana “ortak tapu masrafı” denilen şeyin aslında sadece bir maliyet değil, aynı zamanda bir hayat kesiti olduğunu düşündürdü.
---
Karakterlerimiz: Mehmet ve Elif
Mehmet, kır saçlarına rağmen dimdik yürüyen, matematiğe meraklı bir adam. Stratejik, çözüm odaklı, “her şeyin hesabı kitabı yapılmalı” diyen biri. Yanında eşi Elif var. Elif, insanlarla sıcak iletişim kuran, empati dolu bakışlarıyla herkesi rahatlatan, ilişkilerde köprü kurmayı seven bir kadın. İkisi de yıllarca biriktirmiş, bir ev almak için uğraşmış ve sonunda çocuklarıyla paylaşacakları küçük ama huzurlu bir apartman dairesinde karar kılmışlar.
---
Tapu Dairesinde İlk Karşılaşma
Tapu dairesinin bekleme salonunda oturuyorlardı. Mehmet’in elinde hesap makinesi, sürekli masraf kalemlerini yazıyor: harçlar, döner sermaye, tapu senedi bedeli… Elif ise etrafındaki ailelere bakıyor, göz göze geldiği insanlara gülümsemeler gönderiyordu.
“Bak Elif,” dedi Mehmet, “tapu harcı %4. Bunu alıcı ve satıcı yarı yarıya ödeyecek. Ama bazıları alıcıya yıkıyor. Bizim durumda 500.000 TL’lik ev için toplam 20.000 TL harç çıkıyor. 10.000’i biz, 10.000’i satıcı. Üstüne döner sermaye, hizmet bedeli derken 1.000–1.500 TL de eklenir. Yani bizim cebimizden 11–12 bin TL çıkacak.”
Elif ise başını salladı, “Mehmet, biliyorum senin için rakamlar önemli ama şuna bak: Yan masadaki genç çift, harcı ödemek için ailelerinden borç istemiş. Kadıncağız ağlıyor. Bence asıl mesele kimin ne kadar ödediği değil, bu masrafların insanlara yükü.”
---
Çözüm Odaklı Erkek Mantığı
Mehmet, hesap defterini kapatmadan devam etti: “Bak Elif, ben şunu öğrendim: Eğer tapu masrafını satıcı üstlenirse, alıcı genelde evi alırken farkı başka şekilde öder. Yani stratejik düşünmek lazım. Pazarlıkta masrafı karşıya bırakmak, belki de fiyatı yükseltir. En iyisi baştan net konuşmak. Ortak tapu masrafı dediğimiz şey aslında doğru planlama ile adil paylaşılır.”
Ona göre mesele duygusal değildi, tamamen stratejik bir denklemdi. “Hangi taraf ne kadar öder?” sorusunun cevabı, satır satır yazılmış bir tablo gibiydi.
---
Empatik Kadın Bakışı
Elif ise yanlarındaki başka bir aileyle sohbete başlamıştı. Genç kadın, “Masrafı nasıl paylaşacağız diye kavga ettik,” diyordu. Elif ona dönüp, “Bakın,” dedi, “benim eşim çok hesap yapar, ben de sizin gibi sıkışınca duygusal düşünürüm. Aslında mesele adil olmak. Eğer taraflar birbirini kırmadan paylaşabiliyorsa, 500 lira fazla vermek dünyanın sonu değil. Asıl değer, ev alırken gönül rahatlığıyla imza atmaktır.”
Elif’in yaklaşımı rakamlardan çok insan ilişkilerinin sağlıklı kalmasına odaklıydı. Onun gözünde “ortak tapu masrafı”, sadece cebin değil kalbin de ortaklaşmasıydı.
---
Gerçekler ve Rakamların Ötesi
O gün orada öğrendim ki:
- Türkiye’de tapu harcı resmi olarak alıcı ve satıcı tarafından eşit ödenir. Ama çoğu zaman alıcıya yüklenir.
- Harç oranı binde 20’dir, yani satış bedelinin %4’ü.
- Bunun dışında döner sermaye ve küçük hizmet bedelleri vardır, toplamda 1.000–1.500 TL civarı.
- Yani “ortak tapu masrafı” hesaplanırken rakam belli ama paylaşma biçimi her ailede farklıdır.
Mehmet gibi biri için bu sadece adil bölüşülmesi gereken bir hesap; Elif gibi biri içinse insanların yükünü hafifletmek için empatiyle çözülmesi gereken bir mesele.
---
Tapu Dairesinde Sessiz Bir Ders
İşlemler bittiğinde Mehmet ve Elif, ellerinde yeni evlerinin tapusuyla dışarı çıktılar. Mehmet, “Bak gördün mü, hesapladığım gibi oldu,” derken Elif, “Ama esas güzellik, imza sırasında satıcıyla gülümseyerek ayrılmamızdı. Paranın ötesinde gönül rahatlığı kaldı.” dedi.
Ben ise onları izlerken düşündüm: Ortak tapu masrafı aslında bizi ortak insan hikâyelerine de bağlıyor. Çünkü herkesin ev hayali, hesap defterine sığmayan duygularla örülü.
---
Forumdaşlara Sorular
- Sizce tapu masrafında esas önemli olan şey rakamın kendisi midir, yoksa tarafların adil hissetmesi mi?
- Mehmet gibi stratejik mi bakarsınız, yoksa Elif gibi empatiyle mi?
- Tapu dairesinde yaşadığınız unutulmaz bir anınız oldu mu?
- Ortak tapu masrafının paylaşılma biçimi, sizce bir ev alma hikâyesinin huzurunu ne kadar etkiler?
---
Son Söz
Tapu masrafı sadece kuru bir rakam değil; bazen bir çiftin hayalini, bazen bir ailenin huzurunu, bazen de bir komşunun gözyaşını içine alıyor. “Ortak tapu masrafı ne kadar?” sorusunun cevabı, aslında “Ortak hayallerin bedeli ne kadar?” sorusuyla yan yana duruyor.
Forumdaşlar, sizden de duymak isterim: Siz bu hikâyeye kendi gözünüzden nasıl bir yorum katarsınız?