Karar yazarı İsmet Berkan, Gezi Davası’nda Osman Kavala’ya ağırlaştırılmış müebbet mahpus, 7 şahsa de 18’er yıl mahpus cezası verilmesine reaksiyon gösterdi. Berkan, Seyahat aksiyonlarına ait olarak, “En başında, polisin ağır tahriki olmasa kendi halinde bir çevreci aksiyon olarak sönüp gidecek bir protestoydu yalnızca. Seyahat olayları niçiniyle birisi yargılanacaksa o sabah çevreci hareketçilerin çadırlarını yakan belediye nazaranvlileri ve polisler yargılanmalıydı; illa bir komplo aranacaksa onların gerisindeki güç araştırılmalıydı, diğeri değil” dedi.
Berkan, yazısında şu tabirleri kullandı:
“Ben kendi ömrümde bu derece ağır bir baskı ve kısıtlama periyodunu yalnızca 12 Eylül rejimi sırasında yaşadım; o rejim bile 1984’ün sonunu bakılırsamedi, çözüldü gitti. halbuki artık yaşadığımız karanlık hiç bitecek üzere durmuyor.
niçin bu kadar karamsarım? Hayır, seçimi Tayyip Erdoğan’ın bir daha kazanmasını beklediğimden değil; seçimi kim kazanırsa kazansın eldeki bu tuhaf ideolojik yargı organının tavır değiştireceğini düşünmediğimden. Kimi savcılar ve yargıçlar o denli militanlar ki, iktidarda kimin olduğu onların fazlaca da umurlarında olmayacak. Onlar mesleklerinin adalet dağıtmak değil, toplumu muhakkak bir “ahlak”la terbiye etmek olduğunu düşünüyorlar.
Buradaki “ahlak”ı siyasi görüşten hayat usulüne kadar ömrün her alanına yayılan bir “iyi-doğru-güzel” anlayışı olarak okuyun lütfen. Türkiye’de adına “siyasi mücadele” denen şey bu biçimde bir şeydir; topyekün bir savaştır, her alanı kapsar. Yalnızca günümüz iktidarı değil muhalefeti de bu savaşı bu biçimde görür, topyekün bir karşıdaki “ahlak”ı yok etme çabası olarak.
Kötümserliğimin ikinci kısmı de bu: Bugün iktidarın oyuncağı olan yargının yarın muhalefetin intikam aracına dönüşmeyeceğinin bir garantisi var mı? Hayır yok.
Türkiye’de siyaset güzel örneklerden değil berbat örneklerden öğrenir. Etrafınıza bir bakın, ne fazlaca Tayyip Erdoğan nazaranceksiniz.”
TIKLAYIN – Gezi davasında karar: Kavala’ya ağırlaştırılmış müebbet; Mücella Yapan, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Yiğit Ali Emekçi’ye 18 yıl mahpus ve tutuklama!
TIKLAYIN – Kılıçdaroğlu’ndan Seyahat Davası yansısı: Az kaldı; bu zulme son vereceğiz ve adaleti bir daha tesis edeceğiz!
TIKLAYIN – Babacan’dan Seyahat Davası reaksiyonu: Büyük haksızlık, türel açıklaması yok!
TIKLAYIN – Davutoğlu, isim vermeden Seyahat Davası sonucunı eleştirdi: Yargı siyasi güce değil, siyasi güç adalete dayanmak zorunda
TIKLAYIN – Uygun Parti’den Seyahat davası açıklaması: Muhalefet şerhini okuduğumuzda adalet hissine, vicdana, hukuka ait telaşlarımız derinleşmiştir
TIKLAYIN | Eski İstanbul Barosu Lideri Turgut Kazan’dan Seyahat davası yorumu: Türkiye için dünyaya karşı inanılmaz bir lekedir
Berkan, yazısında şu tabirleri kullandı:
“Ben kendi ömrümde bu derece ağır bir baskı ve kısıtlama periyodunu yalnızca 12 Eylül rejimi sırasında yaşadım; o rejim bile 1984’ün sonunu bakılırsamedi, çözüldü gitti. halbuki artık yaşadığımız karanlık hiç bitecek üzere durmuyor.
niçin bu kadar karamsarım? Hayır, seçimi Tayyip Erdoğan’ın bir daha kazanmasını beklediğimden değil; seçimi kim kazanırsa kazansın eldeki bu tuhaf ideolojik yargı organının tavır değiştireceğini düşünmediğimden. Kimi savcılar ve yargıçlar o denli militanlar ki, iktidarda kimin olduğu onların fazlaca da umurlarında olmayacak. Onlar mesleklerinin adalet dağıtmak değil, toplumu muhakkak bir “ahlak”la terbiye etmek olduğunu düşünüyorlar.
Buradaki “ahlak”ı siyasi görüşten hayat usulüne kadar ömrün her alanına yayılan bir “iyi-doğru-güzel” anlayışı olarak okuyun lütfen. Türkiye’de adına “siyasi mücadele” denen şey bu biçimde bir şeydir; topyekün bir savaştır, her alanı kapsar. Yalnızca günümüz iktidarı değil muhalefeti de bu savaşı bu biçimde görür, topyekün bir karşıdaki “ahlak”ı yok etme çabası olarak.
Kötümserliğimin ikinci kısmı de bu: Bugün iktidarın oyuncağı olan yargının yarın muhalefetin intikam aracına dönüşmeyeceğinin bir garantisi var mı? Hayır yok.
Türkiye’de siyaset güzel örneklerden değil berbat örneklerden öğrenir. Etrafınıza bir bakın, ne fazlaca Tayyip Erdoğan nazaranceksiniz.”
TIKLAYIN – Gezi davasında karar: Kavala’ya ağırlaştırılmış müebbet; Mücella Yapan, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Yiğit Ali Emekçi’ye 18 yıl mahpus ve tutuklama!
TIKLAYIN – Kılıçdaroğlu’ndan Seyahat Davası yansısı: Az kaldı; bu zulme son vereceğiz ve adaleti bir daha tesis edeceğiz!
TIKLAYIN – Babacan’dan Seyahat Davası reaksiyonu: Büyük haksızlık, türel açıklaması yok!
TIKLAYIN – Davutoğlu, isim vermeden Seyahat Davası sonucunı eleştirdi: Yargı siyasi güce değil, siyasi güç adalete dayanmak zorunda
TIKLAYIN – Uygun Parti’den Seyahat davası açıklaması: Muhalefet şerhini okuduğumuzda adalet hissine, vicdana, hukuka ait telaşlarımız derinleşmiştir
TIKLAYIN | Eski İstanbul Barosu Lideri Turgut Kazan’dan Seyahat davası yorumu: Türkiye için dünyaya karşı inanılmaz bir lekedir