Basın açıklaması yapan DİSK Gaziantep Bölge Temsilcisi Ali Güdücü, Seyahat Davası yargılamasının hukuksuz olduğuna dikkat çekerek, “Gezi direnişi, anayasal bir yerde gerçekleştiği yargı kararlarıyla iki defa tescil edilmesine karşın, hukuka ve gerçeğe ters, tümüyle mesnetsiz savlarla üçüncü kere yargılandı. Bu dava adil şartlarda gerçekleşmemiştir” dedi.
Gaziantep Emek ve Demokrasi Güçleri, Seyahat Davası’nda verilen mahkumiyet kararlarını protesto etti. Gaziantep Emek ve Demokrasi Güçleri bileşenleri, Seyahat Davası’nda verilen mahkûmiyet kararlarını protesto etmek için bugün Yeşilsu Parkı’nda toplandı.
“Yurttaşlarımızı kutuplaştıran kirli siyasetin bir parçası”
İSK Gaziantep Bölge Temsilcisi Güdücü’nün şunları söylemiş oldu:
“Davanın üye hakimi, iktidarda bulunan AKP’nin milletvekili aday adayı olmuştur. Davadan çekilmesi için yapılan müracaatlar ve sanıkların savunma hakları, adil yargılanma hakları ihlal edilmiştir. Bu karar göstermektedir ki toplumsal muhalefetin en temel hak ve talepleri hata ögesi üzere gösterilerek, barışçıl direnişin tarihi ve yasal gerçekliği ısrarla çarpıtılarak karalanmak isteniyor.
İktidarın gereksinimlerine nazaran karar veren mahkemeler, ülkenin demokrasisini ve geleceğini tahrip etmekte, biroldukca dava belgesinde mağduriyetler yaratmaya devam etmektedir. Verilen bu cezaların, seçim hesapları üzerinden yurttaşlarımızı kutuplaştıran kirli siyasetin bir kesimi olduğunu görüyoruz. Siyaset, ülkenin sıkıntılarını çözmek üzere kendi kuralları ile yapılmalı.
“Asıl cezalandırılması gerekenler, Seyahat direnişinde gencecik çocuklarımızın katilleridir”
Adalet, başta Anayasa olmak üzere, mevcut yasalar, teamüller, etik bedeller ve ülkemizce onaylanmış memleketler arası hukuk normları ile hukukun üstünlüğü ve kozmik prensipler üzerinden işlemelidir. Üstten gelen buyrukla verilen tutuklama sonucu, yargı bağımsızlığını bir defa daha ayaklar altına almıştır. Bu, ülkemize ve insanımıza yapılan en büyük kötülüktür.
Asıl cezalandırılması gerekenler, Seyahat direnişinde gencecik çocuklarımızın katilleridir. Gençlerimizi sakat kalmasına yol açanlardır. Ölümcül polis şiddetinin talimatını verenlerdir. Bu ülkeye bir gün demokrasi gelecekse gücünü, onca baskı ve şiddete karşın kısamadığınız seslerin Gezi’deki yankısından alacaktır.”
Gaziantep Emek ve Demokrasi Güçleri, Seyahat Davası’nda verilen mahkumiyet kararlarını protesto etti. Gaziantep Emek ve Demokrasi Güçleri bileşenleri, Seyahat Davası’nda verilen mahkûmiyet kararlarını protesto etmek için bugün Yeşilsu Parkı’nda toplandı.
“Yurttaşlarımızı kutuplaştıran kirli siyasetin bir parçası”
İSK Gaziantep Bölge Temsilcisi Güdücü’nün şunları söylemiş oldu:
“Davanın üye hakimi, iktidarda bulunan AKP’nin milletvekili aday adayı olmuştur. Davadan çekilmesi için yapılan müracaatlar ve sanıkların savunma hakları, adil yargılanma hakları ihlal edilmiştir. Bu karar göstermektedir ki toplumsal muhalefetin en temel hak ve talepleri hata ögesi üzere gösterilerek, barışçıl direnişin tarihi ve yasal gerçekliği ısrarla çarpıtılarak karalanmak isteniyor.
İktidarın gereksinimlerine nazaran karar veren mahkemeler, ülkenin demokrasisini ve geleceğini tahrip etmekte, biroldukca dava belgesinde mağduriyetler yaratmaya devam etmektedir. Verilen bu cezaların, seçim hesapları üzerinden yurttaşlarımızı kutuplaştıran kirli siyasetin bir kesimi olduğunu görüyoruz. Siyaset, ülkenin sıkıntılarını çözmek üzere kendi kuralları ile yapılmalı.
“Asıl cezalandırılması gerekenler, Seyahat direnişinde gencecik çocuklarımızın katilleridir”
Adalet, başta Anayasa olmak üzere, mevcut yasalar, teamüller, etik bedeller ve ülkemizce onaylanmış memleketler arası hukuk normları ile hukukun üstünlüğü ve kozmik prensipler üzerinden işlemelidir. Üstten gelen buyrukla verilen tutuklama sonucu, yargı bağımsızlığını bir defa daha ayaklar altına almıştır. Bu, ülkemize ve insanımıza yapılan en büyük kötülüktür.
Asıl cezalandırılması gerekenler, Seyahat direnişinde gencecik çocuklarımızın katilleridir. Gençlerimizi sakat kalmasına yol açanlardır. Ölümcül polis şiddetinin talimatını verenlerdir. Bu ülkeye bir gün demokrasi gelecekse gücünü, onca baskı ve şiddete karşın kısamadığınız seslerin Gezi’deki yankısından alacaktır.”