Yeni Şafak yazası Hasan Öztürk, bugünkü yazısında Türkiye’nin göçmen sorunu bulunduğunu yazdı.
Süreksiz müdafaa altında Suriyelilerin ileride tahlile kavuşması en kolay problem olduğunu söz eden Öztürk, “Göçmenler sıkıntısında Suriyeliler değil asıl problemli olan sistemsiz yollardan Türkiye’ye giriş yapanlardır. Çoğu kayıtsız ve ne yaptığı muhakkak olmayan bu göçmenler sorunu Türkiye’nin önümüzdeki senelerda daha da büyük bir sorunu olacaktı. Bu yılın birinci üç ayında 21 bin sistemsiz göçmen hudut dışı edilmiş. Yakalanamayan binlercesi ise şu anda içimizde bizlerle bir arada yaşıyor” niyetini lisana getirdi.
“Gettolaşma en büyük sorun” diyen Öztürk yazısına şu biçimde devam etti: “Onlarla ilgili problemimiz, kent ve ilçelerdeki yoğunluk dereceleriyle ilgili. Entegrasyon ve ahenk meselesinde gettolaşma niçiniyle yaşanan sıkıntılarımız var. Bu meselelerle ilgili uzunca bir süre bütün ikazlarımıza karşın kör ve sağır taklidi yapıldı. Hatta yakın etrafımızdan kimileri bizi ‘faşistlikle’ itham etti.
Meseleler görülmek istenmedi, üzeri örtüldü. En acısıysa kimilerinin Suriyelileri geçim kapısı yapmasıydı. Avrupa Birliği (AB) fonlarının kullanması, oturma müsaadesi, vatandaşlık süreçleri, iş yeri açma, iş bulma üzere ‘hizmetler’ karşılığı kimlerin varlıklı olduğunu burada tekrar anlatacak değilim.”
Yazının tamamını okumak için
Süreksiz müdafaa altında Suriyelilerin ileride tahlile kavuşması en kolay problem olduğunu söz eden Öztürk, “Göçmenler sıkıntısında Suriyeliler değil asıl problemli olan sistemsiz yollardan Türkiye’ye giriş yapanlardır. Çoğu kayıtsız ve ne yaptığı muhakkak olmayan bu göçmenler sorunu Türkiye’nin önümüzdeki senelerda daha da büyük bir sorunu olacaktı. Bu yılın birinci üç ayında 21 bin sistemsiz göçmen hudut dışı edilmiş. Yakalanamayan binlercesi ise şu anda içimizde bizlerle bir arada yaşıyor” niyetini lisana getirdi.
“Gettolaşma en büyük sorun” diyen Öztürk yazısına şu biçimde devam etti: “Onlarla ilgili problemimiz, kent ve ilçelerdeki yoğunluk dereceleriyle ilgili. Entegrasyon ve ahenk meselesinde gettolaşma niçiniyle yaşanan sıkıntılarımız var. Bu meselelerle ilgili uzunca bir süre bütün ikazlarımıza karşın kör ve sağır taklidi yapıldı. Hatta yakın etrafımızdan kimileri bizi ‘faşistlikle’ itham etti.
Meseleler görülmek istenmedi, üzeri örtüldü. En acısıysa kimilerinin Suriyelileri geçim kapısı yapmasıydı. Avrupa Birliği (AB) fonlarının kullanması, oturma müsaadesi, vatandaşlık süreçleri, iş yeri açma, iş bulma üzere ‘hizmetler’ karşılığı kimlerin varlıklı olduğunu burada tekrar anlatacak değilim.”
Yazının tamamını okumak için