Deneyimli futbolcumuz Semih Kaya, Florya Metin Oktay Tesisleri’nde Galatasaray Televizyonu’na açıklamalarda bulundu. Galatasaray’a dönüş süreci ve Avrupa Ligi’ndeki Barcelona eşleşmesini kıymetlendiren oyuncumuzun açıklamaları şöyle:
“Yurt haricinde orta verilmişti. Galatasaray’a, yuvama yine dönme talihi yakalamıştım. O sene de şampiyonluk hayatıştık. yeniden konutumda, ailemin yanında olduğum için fazlaca memnunum. Hoş anılar biriktirdim burada. yine hoş anılar ve başarılarla dolu maceralar yakalamak içn yeniden yuvama döndüm. Bir çocuk ailesinin yanından ayrıldığında kendisini berbat hisseder; lakin meskenine ve yuvasına bir gün döneceğini bilir. Bir yere okumaya gittiğinde bir vakit daha sonra konuta döneceğini bilir. Ben de yine yuvama döndüm. Bunun şuurunda olarak ayrılmıştım. Doğduğumdan beri babadan, aileden gelme Galatasaraylıyım. O yüzden yuvamda olduğum için fazlaca memnunum. Sağ olsun arkadaşlarım, ağabeylerim, kulüp çalışanları beni epeyce uygun karşıladı. Hoş şeyler bırakmışım ki yeniden döndüğümde epeyce uygun karşılandım. “
Kadro içi arkadaşlık konusunda Semih Kaya, “Mükemmel bir arkadaşlık alakamız var. Kardeşlerim saygılı davranıyorlar, büyüklerimiz de bize sevgiyle yaklaşıyorlar. Biraz spontane gelişti. bu biçimde bir plan doğum günüme denk geldi. Herkes özel bir günü olduğunda bunu ailesiyle, sevdiği beşerlerle kutlamak ister. Ben de ailemle kutladım. Hoş ve sıcak bir ortam vardı. Hoş sohbetler ettik. Kendi ortamızda şakalaştık. Neyi daha güzel yapabileceğimizi konuştuk. Galatasaray’ın örfünde de bu biçimde şeyler daima vardır. Bir yerde muvaffakiyet olmasını istiyorsanız, evvela aile ortamını düzgün yakalamanız gerekiyor. Gözlemlediğim kadarıyla bu aile ortamını en yeterli biçimde yakalamış durumdayız. Bu da alana en âlâ biçimde yansıyacak diye düşünüyorum: Göztepe maçında kadronun birlik ve birlikteliğini kadro içine nasıl yansıttığını gördük. Saha haricinde, kulübedeki arkadaşlarım da ne kadar birlik olduğumuzu gösterdik. hiç bir şey makus gitmiyor. Yalnızca bir şanssızlık vardı. Bunu da bilakis çevirmeye başladık. Hoş şeyler bizleri bekliyor. Galatasaray isminin olduğu her yerde muvaffakiyetler, şampiyonluklar vardır. Biz de kulübümüzü, armamızı hak ettiği yere en kısa müddette kavuşturacağımıza inanıyoruz.” sözlerini kullandı.
“KARAKTERLİ VE SAYGILI BİR HOCAYA SAHİBİZ”
Grubun Göztepe galibiyetiyle bir arada yükselişe geçeceğine inandığını tabir eden tecrübeli stoper şu açıklamaları yaptı:
“Yükselişe geçeceğimizden hiç kuşkum yok. Ekip arkadaşlarımıza, hocalarımıza güveniyorum. Bunu da en güzel biçimde saha ortasında ve saha haricindeki arkadaşlarımıza hissettirmeye çalışıyoruz. Her vakit uygun gayret etmek zorundayız. Bu armanın sorumluluğunu bilmemiz gerekiyor. Şu andaki arkadaşlarımız bunu epeyce güzel biçimde algılıyorlar ve hissediyorlar. Yeterli olacağını, tekrar hoş bir çıkış yakalayacağımızı biliyorum.”
“Hocamızın çalıştığı düzeyleri herkes biliyor. Bunu konuşmak bana düşmez. şahsi olarak fikrim karakterli ve saygılı bir hocaya sahibiz. Kulübümüze ve topluluğumuza artı şeyler katmak isteyen bir hocaya sahibiz. Ferdî olarak bizimle fazlaca ilgileniyor. Eksiğimiz olan şeyleri çekinmeden yüzümüze vuruyor. Artı olan şeylerimizi direkt artı biçimde yansıtıyor. Her vakit müspet biçimde onun dayanağını fazlaca net biçimde hissedebiliyoruz. Genç ve bizim üzere deneyimli oyuncular için onunla çalışmak bir baht.”
NANDO’NUN KONUŞMASI…
Göztepe galibiyetinde Kaptanımız Fernando Muslera’nın soyunma odasında yaptığı konuşmaya vurgu yapan Semih Kaya, “Güzel konuşmalar yaptık maçtan evvel. Bu alana da yansıdı. Şöyle özel bir nokta var. Herkes, önde pres yapacağız, kenetleneceğiz, birlik olacağız demesinden daha sonra Nando elini kaldırdı. Nando ‘Beyler, her şey fazlaca hoş. Düzgün motive olduk, kazanmamız lazım katiyetle. Her şeyi bir kenara koyun, bırakın ve şu anda yanımızda Omar var. 1,5 yıldır neler çektiğini fazlaca net bir biçimde kendisinden oburu bilemez. Bütün zorluklara karşın ekibe döndü. 1,5 yıldır oynamamasına karşın bugün 11’de. Her şeyi bir kenara bırakın ve onun için oynayın’ dedikten daha sonra o maçı kaybetme üzere bir lüksümüz olamazdı. Bunu her ne kadar istediğimiz biçimde oynayarak olmasa da gayretle, kadro arkadaşımızın memnun olması için kazandığımızı düşünüyorum.” halinde konuştu.
“ARMAYA ADANMIŞLIK VARDIR”
Galatasaray’daki geleceği ile birlilkte Avrupa’daki Barcelona eşleşmesini de kıymetlendiren oyuncumuzun açıklamaları şöyle:
“Galatasaray gel der, gelirim. Yeri gelir git derler giderim. Oyna derler oynarım. Sakatlığım vardır, oyna derler oynarım. Bir arma var. Armaya adanmışlık vardır. Aşk vardır, sevgi vardır o renkler için. O yüzden sıradan olarak söylemek gerekirse ben Galatasaraylı Semih’im. Yalnızca futbol değil her branşta elimden gelen takviyesi veririm.”
“Galatasaray altyapısında yetiştim. 12 yaşında Altay’da da oynadım. Yetiştiğim yer Galatasaray topluluğudur. İleride olduğu takdirde genç kardeşlerimizle altyapı hocalarımıza ve genç kardeşlerimize yardımcı olmak isterim.”
“RAKİBİN KİM OLDUĞU DEĞERLİ DEĞİL”
“Galatasaray markası Avrupa’da bilinen bir markadır. Avrupa’da oynayan oyuncularımız bu ismin hakkını ettikleri uğraşla, kazandıkları maçlarla epey net biçimde gösterdiler. Topluluk olarak gidebildiğimiz yere kadar gitmek istiyoruz. Rakibin kim olduğu kıymetli değil. Avrupa’da muvaffakiyet yakaladığımız vakit içinderda hangi kulüplere karşı muvaffakiyet elde ettiğimiz göz önündedir. Bunu Şampiyonlar Ligi’nde de başardık. Çeyrek finallere kadar çıktık. olağan olarak finale kadar gitmek isterdik. Galatasaray markasının hangi düzeyler olduğunu bu biçimdelarda da, 2000’li senelerda dünyaya tanıtıldığını düşünüyorum.”
“Çaykur Rizespor maçına en âlâ biçimde hazırlanıyoruz. Taraftarımızın dayanağını bekliyoruz. 35 kişilik bir grubuz. Faal olarak bulunan, bir şeyler katmaya çalışan, ekibe yardımcı olmak isteyen oyuncularımıza sahip çıkalım. Onlara bedel verelim. Günün sonunda o alana biz çıkıyoruz. Kâfi ki dayanaklarını esirgemesinler. Berbat de oynayabiliriz; ancak hiç bir biçimde makûs çaba etme lüksümüz yok. Bundan kuşkuları olmasın. Düzgün hazırlandık. Kazanmak istiyoruz. Göztepe galibiyetinin bir manası olmasını istiyorsak çıkıp, aslanlar üzere gayret edip savaşıp kazanmaktan öteki dermanımız yok. Bulunduğumuz durumdan çıkmaya başladık. En kısa vakitte daha âlâ pozisyonlara geleceğiz.”
“HEDEF HER VAKİT ŞAMPİYONLUK”
“Yarım dönemlik bir kontrat imzaladım. Kağıt üstünde yarım dönemlik kontratım var. Seneye burada şayet olmazsam bir taraftar olarak her vakit Galatasaray’a takviyemi canı gönülden göstereceğim. Burada olduğum takdirde armanın üstünde yıldızların yükü olduğu için maksadım dönemi şampiyon olarak bitirmek. Daha önce de bunu yaptık. Ligde, Avrupa’da kupalarla ve şampiyonluklarla tamamlamak. Seneye burada olurum ya da olmam lakin her vakit şampiyon olarak bitirmek isterim.”
“Kerem’le kahvaltıda konuşuyorduk. Barcelona çıksın, onlarla oynayalım dedim. Sonuçta Şampiyonlar Ligi düzeylerinde Real Madrid’e karşı, ulusal ekip düzeylerinde Brezilya’ya karşı oynadım. Oynayalım, çaba edelim. Onlara düzeyimizi gösterelim. Rakibe hürmet duyalım. Büyük topluluklar ve büyük isimlere karşı uğraş edelim; lakin o tecrübeyi yaşayalım. O tecrübeyi yaşamadıktan daha sonra kendimizi bir adım öne atmamız epeyce sıkıntı olur. Barcelona’nın gelmesine keyifli oldum. “
“Yurt haricinde orta verilmişti. Galatasaray’a, yuvama yine dönme talihi yakalamıştım. O sene de şampiyonluk hayatıştık. yeniden konutumda, ailemin yanında olduğum için fazlaca memnunum. Hoş anılar biriktirdim burada. yine hoş anılar ve başarılarla dolu maceralar yakalamak içn yeniden yuvama döndüm. Bir çocuk ailesinin yanından ayrıldığında kendisini berbat hisseder; lakin meskenine ve yuvasına bir gün döneceğini bilir. Bir yere okumaya gittiğinde bir vakit daha sonra konuta döneceğini bilir. Ben de yine yuvama döndüm. Bunun şuurunda olarak ayrılmıştım. Doğduğumdan beri babadan, aileden gelme Galatasaraylıyım. O yüzden yuvamda olduğum için fazlaca memnunum. Sağ olsun arkadaşlarım, ağabeylerim, kulüp çalışanları beni epeyce uygun karşıladı. Hoş şeyler bırakmışım ki yeniden döndüğümde epeyce uygun karşılandım. “
Kadro içi arkadaşlık konusunda Semih Kaya, “Mükemmel bir arkadaşlık alakamız var. Kardeşlerim saygılı davranıyorlar, büyüklerimiz de bize sevgiyle yaklaşıyorlar. Biraz spontane gelişti. bu biçimde bir plan doğum günüme denk geldi. Herkes özel bir günü olduğunda bunu ailesiyle, sevdiği beşerlerle kutlamak ister. Ben de ailemle kutladım. Hoş ve sıcak bir ortam vardı. Hoş sohbetler ettik. Kendi ortamızda şakalaştık. Neyi daha güzel yapabileceğimizi konuştuk. Galatasaray’ın örfünde de bu biçimde şeyler daima vardır. Bir yerde muvaffakiyet olmasını istiyorsanız, evvela aile ortamını düzgün yakalamanız gerekiyor. Gözlemlediğim kadarıyla bu aile ortamını en yeterli biçimde yakalamış durumdayız. Bu da alana en âlâ biçimde yansıyacak diye düşünüyorum: Göztepe maçında kadronun birlik ve birlikteliğini kadro içine nasıl yansıttığını gördük. Saha haricinde, kulübedeki arkadaşlarım da ne kadar birlik olduğumuzu gösterdik. hiç bir şey makus gitmiyor. Yalnızca bir şanssızlık vardı. Bunu da bilakis çevirmeye başladık. Hoş şeyler bizleri bekliyor. Galatasaray isminin olduğu her yerde muvaffakiyetler, şampiyonluklar vardır. Biz de kulübümüzü, armamızı hak ettiği yere en kısa müddette kavuşturacağımıza inanıyoruz.” sözlerini kullandı.
“KARAKTERLİ VE SAYGILI BİR HOCAYA SAHİBİZ”
Grubun Göztepe galibiyetiyle bir arada yükselişe geçeceğine inandığını tabir eden tecrübeli stoper şu açıklamaları yaptı:
“Yükselişe geçeceğimizden hiç kuşkum yok. Ekip arkadaşlarımıza, hocalarımıza güveniyorum. Bunu da en güzel biçimde saha ortasında ve saha haricindeki arkadaşlarımıza hissettirmeye çalışıyoruz. Her vakit uygun gayret etmek zorundayız. Bu armanın sorumluluğunu bilmemiz gerekiyor. Şu andaki arkadaşlarımız bunu epeyce güzel biçimde algılıyorlar ve hissediyorlar. Yeterli olacağını, tekrar hoş bir çıkış yakalayacağımızı biliyorum.”
“Hocamızın çalıştığı düzeyleri herkes biliyor. Bunu konuşmak bana düşmez. şahsi olarak fikrim karakterli ve saygılı bir hocaya sahibiz. Kulübümüze ve topluluğumuza artı şeyler katmak isteyen bir hocaya sahibiz. Ferdî olarak bizimle fazlaca ilgileniyor. Eksiğimiz olan şeyleri çekinmeden yüzümüze vuruyor. Artı olan şeylerimizi direkt artı biçimde yansıtıyor. Her vakit müspet biçimde onun dayanağını fazlaca net biçimde hissedebiliyoruz. Genç ve bizim üzere deneyimli oyuncular için onunla çalışmak bir baht.”
NANDO’NUN KONUŞMASI…
Göztepe galibiyetinde Kaptanımız Fernando Muslera’nın soyunma odasında yaptığı konuşmaya vurgu yapan Semih Kaya, “Güzel konuşmalar yaptık maçtan evvel. Bu alana da yansıdı. Şöyle özel bir nokta var. Herkes, önde pres yapacağız, kenetleneceğiz, birlik olacağız demesinden daha sonra Nando elini kaldırdı. Nando ‘Beyler, her şey fazlaca hoş. Düzgün motive olduk, kazanmamız lazım katiyetle. Her şeyi bir kenara koyun, bırakın ve şu anda yanımızda Omar var. 1,5 yıldır neler çektiğini fazlaca net bir biçimde kendisinden oburu bilemez. Bütün zorluklara karşın ekibe döndü. 1,5 yıldır oynamamasına karşın bugün 11’de. Her şeyi bir kenara bırakın ve onun için oynayın’ dedikten daha sonra o maçı kaybetme üzere bir lüksümüz olamazdı. Bunu her ne kadar istediğimiz biçimde oynayarak olmasa da gayretle, kadro arkadaşımızın memnun olması için kazandığımızı düşünüyorum.” halinde konuştu.
“ARMAYA ADANMIŞLIK VARDIR”
Galatasaray’daki geleceği ile birlilkte Avrupa’daki Barcelona eşleşmesini de kıymetlendiren oyuncumuzun açıklamaları şöyle:
“Galatasaray gel der, gelirim. Yeri gelir git derler giderim. Oyna derler oynarım. Sakatlığım vardır, oyna derler oynarım. Bir arma var. Armaya adanmışlık vardır. Aşk vardır, sevgi vardır o renkler için. O yüzden sıradan olarak söylemek gerekirse ben Galatasaraylı Semih’im. Yalnızca futbol değil her branşta elimden gelen takviyesi veririm.”
“Galatasaray altyapısında yetiştim. 12 yaşında Altay’da da oynadım. Yetiştiğim yer Galatasaray topluluğudur. İleride olduğu takdirde genç kardeşlerimizle altyapı hocalarımıza ve genç kardeşlerimize yardımcı olmak isterim.”
“RAKİBİN KİM OLDUĞU DEĞERLİ DEĞİL”
“Galatasaray markası Avrupa’da bilinen bir markadır. Avrupa’da oynayan oyuncularımız bu ismin hakkını ettikleri uğraşla, kazandıkları maçlarla epey net biçimde gösterdiler. Topluluk olarak gidebildiğimiz yere kadar gitmek istiyoruz. Rakibin kim olduğu kıymetli değil. Avrupa’da muvaffakiyet yakaladığımız vakit içinderda hangi kulüplere karşı muvaffakiyet elde ettiğimiz göz önündedir. Bunu Şampiyonlar Ligi’nde de başardık. Çeyrek finallere kadar çıktık. olağan olarak finale kadar gitmek isterdik. Galatasaray markasının hangi düzeyler olduğunu bu biçimdelarda da, 2000’li senelerda dünyaya tanıtıldığını düşünüyorum.”
“Çaykur Rizespor maçına en âlâ biçimde hazırlanıyoruz. Taraftarımızın dayanağını bekliyoruz. 35 kişilik bir grubuz. Faal olarak bulunan, bir şeyler katmaya çalışan, ekibe yardımcı olmak isteyen oyuncularımıza sahip çıkalım. Onlara bedel verelim. Günün sonunda o alana biz çıkıyoruz. Kâfi ki dayanaklarını esirgemesinler. Berbat de oynayabiliriz; ancak hiç bir biçimde makûs çaba etme lüksümüz yok. Bundan kuşkuları olmasın. Düzgün hazırlandık. Kazanmak istiyoruz. Göztepe galibiyetinin bir manası olmasını istiyorsak çıkıp, aslanlar üzere gayret edip savaşıp kazanmaktan öteki dermanımız yok. Bulunduğumuz durumdan çıkmaya başladık. En kısa vakitte daha âlâ pozisyonlara geleceğiz.”
“HEDEF HER VAKİT ŞAMPİYONLUK”
“Yarım dönemlik bir kontrat imzaladım. Kağıt üstünde yarım dönemlik kontratım var. Seneye burada şayet olmazsam bir taraftar olarak her vakit Galatasaray’a takviyemi canı gönülden göstereceğim. Burada olduğum takdirde armanın üstünde yıldızların yükü olduğu için maksadım dönemi şampiyon olarak bitirmek. Daha önce de bunu yaptık. Ligde, Avrupa’da kupalarla ve şampiyonluklarla tamamlamak. Seneye burada olurum ya da olmam lakin her vakit şampiyon olarak bitirmek isterim.”
“Kerem’le kahvaltıda konuşuyorduk. Barcelona çıksın, onlarla oynayalım dedim. Sonuçta Şampiyonlar Ligi düzeylerinde Real Madrid’e karşı, ulusal ekip düzeylerinde Brezilya’ya karşı oynadım. Oynayalım, çaba edelim. Onlara düzeyimizi gösterelim. Rakibe hürmet duyalım. Büyük topluluklar ve büyük isimlere karşı uğraş edelim; lakin o tecrübeyi yaşayalım. O tecrübeyi yaşamadıktan daha sonra kendimizi bir adım öne atmamız epeyce sıkıntı olur. Barcelona’nın gelmesine keyifli oldum. “