19 Temmuz Tahran toplantısının Astana ayağı verilecek mesajların jeopolitik önemi nedeniyle gündemin ön sıralarına oturdu. Türkiye'nin hem Astana garantörlük süreci içerisinde hem de tahıl koridoru diplomasisi çerçevesinde, meşru bir güvenlik sağlayıcısı olarak yerini pekiştirdiğini görüyoruz. Tahran zirvesini değerlendiren Prof. Dr. Vişne Korkmaz, "Farklılıklar zaman zaman aktörleri, birbirlerinin caydırıcılığını test eden stratejiler izlemeye de götürüyor. Rusya ve İran'ın Türkiye'nin caydırıcılığını sınamak için kendi güçlerinden ziyade Suriye rejimini kullanmayı tercih ettikleri, böylece rejimi Anayasa Komitesi çalışmalarını yavaşlatma ve köstek olma konusunda cesaretlendirdiği de bilinen bir gerçek." şeklinde yorumladı.