Cumhuriyet muharriri Barış Pehlivan, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) üretimci Acun Ilıcalı’nın sahibi olduğu Exxen isimli platformun açtığı bir davada “savunma yapmayı unuttuğunu”, bu durumun “sansür yasasında” kimi iptallere sebep olabileceğini yazdı.
Pehlivan bugünkü yazısında, 1 Ağustos 2019 tarihindeki Resmi Gazete’de yayımlanan ve kamuoyunda “sansür yasası” olarak bilinen yönetmelikteki, “dijital platformların yıllık gelirlerinin binde beşini RTÜK’e verme zorunluluğu” hususuna Acun Ilıcalı’nın sahibi olduğu dijital platform Exxen tarafınca dava açıldığını yazdı.
Söz konusu unsurun yasal desteği olmadığı nedeni öne sürülerek iptali için Danıştay’a başvurulduğunu belirten Pehlivan, “İktidar yandaşı olmayanlara karşı mangalda kül bırakmayan koca kurum hukuk ünitesi savunma yapmayı unuttu!” dedi.
RTÜK’ün Ilıcalı’nın açtığı davada savunma yapmamış hale düştüğünü belirten Pehlivan, “Ben yazayım: Kamu için milyonlarca liralık ziyan, Acun Ilıcalı için ise önemli bir kâr olacak” tabirini kullandı.
RTÜK üyesi İlhan Taşcı: Dairenin Exxen lehine bir karar vermesi halinde önemli bir kamu ziyanı oluşacak
Pehlivan, hususa ait kuşkuları olan ve “Acaba savunma tarihini atlama işi şuurlu mi yapıldı” diye soran RTÜK üyesi İlhan Taşcı’nın şu görüşlerini aktardı:
“Öncelikle şunu söyleyeyim; davaya mevzu yönetmelik temelinde basın özgürlüğünü maksat alıyor. Lakin Exxen’in iptal müracaatındaki öne sürülen sebebi özgürlük kısmıyla değil, büsbütün mali boyutuyla ilgili. Yoksa, özgürlüğünün kısıtlanmasından yakınmıyor davacı. RTÜK Hukuk Müşavirliği maddede öngörülen müddette yönetimin savunmasını yapmadığı için, Danıştay 13. Dairesi de doğal olarak konseyin tezlerini ve öne sürülen nedenini bilmeden karar vermek durumunda kalacak. Dairenin Exxen lehine bir karar vermesi halinde önemli bir kamu ziyanı oluşacak. Platform açısından ise önemli maddi avantaj sağlama kararınu yaratacak.
Burada bakılması gereken en kıymetli nokta, sorumluların yönetimin tezlerini yasal mühleti içerisinde niye Danıştay’a iletmedikleridir. Tarihi atlama işi şuurlu mi, yoksa büsbütün bir hesaplama yanılgısından mı kaynaklanmıştır? Bunun kesinlikle açığa çıkarılması gerekir. Bunun için de sorumlular hakkında inceleme ve soruşturma başlatılmalıdır. İşin daha da acıklı tarafı, bu vahim durum RTÜK Üst Konseyi tarafınca hayli daha sonradan ve dolaylı olarak öğrenilmiştir.”
Yazının tamamını okumak için .
Pehlivan bugünkü yazısında, 1 Ağustos 2019 tarihindeki Resmi Gazete’de yayımlanan ve kamuoyunda “sansür yasası” olarak bilinen yönetmelikteki, “dijital platformların yıllık gelirlerinin binde beşini RTÜK’e verme zorunluluğu” hususuna Acun Ilıcalı’nın sahibi olduğu dijital platform Exxen tarafınca dava açıldığını yazdı.
Söz konusu unsurun yasal desteği olmadığı nedeni öne sürülerek iptali için Danıştay’a başvurulduğunu belirten Pehlivan, “İktidar yandaşı olmayanlara karşı mangalda kül bırakmayan koca kurum hukuk ünitesi savunma yapmayı unuttu!” dedi.
RTÜK’ün Ilıcalı’nın açtığı davada savunma yapmamış hale düştüğünü belirten Pehlivan, “Ben yazayım: Kamu için milyonlarca liralık ziyan, Acun Ilıcalı için ise önemli bir kâr olacak” tabirini kullandı.
RTÜK üyesi İlhan Taşcı: Dairenin Exxen lehine bir karar vermesi halinde önemli bir kamu ziyanı oluşacak
Pehlivan, hususa ait kuşkuları olan ve “Acaba savunma tarihini atlama işi şuurlu mi yapıldı” diye soran RTÜK üyesi İlhan Taşcı’nın şu görüşlerini aktardı:
“Öncelikle şunu söyleyeyim; davaya mevzu yönetmelik temelinde basın özgürlüğünü maksat alıyor. Lakin Exxen’in iptal müracaatındaki öne sürülen sebebi özgürlük kısmıyla değil, büsbütün mali boyutuyla ilgili. Yoksa, özgürlüğünün kısıtlanmasından yakınmıyor davacı. RTÜK Hukuk Müşavirliği maddede öngörülen müddette yönetimin savunmasını yapmadığı için, Danıştay 13. Dairesi de doğal olarak konseyin tezlerini ve öne sürülen nedenini bilmeden karar vermek durumunda kalacak. Dairenin Exxen lehine bir karar vermesi halinde önemli bir kamu ziyanı oluşacak. Platform açısından ise önemli maddi avantaj sağlama kararınu yaratacak.
Burada bakılması gereken en kıymetli nokta, sorumluların yönetimin tezlerini yasal mühleti içerisinde niye Danıştay’a iletmedikleridir. Tarihi atlama işi şuurlu mi, yoksa büsbütün bir hesaplama yanılgısından mı kaynaklanmıştır? Bunun kesinlikle açığa çıkarılması gerekir. Bunun için de sorumlular hakkında inceleme ve soruşturma başlatılmalıdır. İşin daha da acıklı tarafı, bu vahim durum RTÜK Üst Konseyi tarafınca hayli daha sonradan ve dolaylı olarak öğrenilmiştir.”
Yazının tamamını okumak için .