Son devirde hükümete yaptığı tenkitlerle gündeme gelen Yeni Akit’ten ayrılmasının akabinde Habervakti’nde köşe yazmaya başlayan Abdurrahman Dilipak, bugünkü yazısının seçim için yapılacak konuşmalar ve geleceğe ait siyasi vaatler düşünülerek okunmasını istedi.
İman ile hayat içindeki çelişkinin insanları dinden ettiğini yazan Dilipak “Son on yılda, o kadar cami ve imam hatip açıldı lakin dinden uzaklaşma inanılmaz ölçüde arttı. Bu muvaffakiyete o sizin laikçiler bile inanmıyor. Telaffuz ile hareket içindeki fark insanları dinden ediyor.
Kader, rızık, ecel, cemaat, ahiret birden fazla kimse için artık fazla bir mana tabir etmiyor. Hâlâ kaçtığımızı sandığımız şeye gerçek koşuyoruz” kanısını lisana getirdi.
“Hele bir şeylerin gerçekleşmesi için birileri, kendilerini ya da birilerini mutlak zaruretmiş üzere görürse kusur yapar” ihtarında bulunan Dilipak, özetle şu biçimde devam etti:
“Biz hep diğerlerini değiştirmek ve dönüştürmek istiyoruz, halbuki asıl değişmesi gereken biziz biz. Müslümanların başkanları, Allah’ın yardımı için toplumun kendini dönüştürmesini ister, değilse, Allah’ın gazabının onları bulacağı ikazını yapar. Benden söylemesi. Biliyorum, birilerinin canını sıkıyorum. O birileri, kendilerinde olmayan bir şeyi, onlardan istiyorlar ve onlar, bu kendilerinde olmayan şeyi, onlara vadediyorlar. Bu da bizim imtikadınız.”
Yazının tamamını okumak için
İman ile hayat içindeki çelişkinin insanları dinden ettiğini yazan Dilipak “Son on yılda, o kadar cami ve imam hatip açıldı lakin dinden uzaklaşma inanılmaz ölçüde arttı. Bu muvaffakiyete o sizin laikçiler bile inanmıyor. Telaffuz ile hareket içindeki fark insanları dinden ediyor.
Kader, rızık, ecel, cemaat, ahiret birden fazla kimse için artık fazla bir mana tabir etmiyor. Hâlâ kaçtığımızı sandığımız şeye gerçek koşuyoruz” kanısını lisana getirdi.
“Hele bir şeylerin gerçekleşmesi için birileri, kendilerini ya da birilerini mutlak zaruretmiş üzere görürse kusur yapar” ihtarında bulunan Dilipak, özetle şu biçimde devam etti:
“Biz hep diğerlerini değiştirmek ve dönüştürmek istiyoruz, halbuki asıl değişmesi gereken biziz biz. Müslümanların başkanları, Allah’ın yardımı için toplumun kendini dönüştürmesini ister, değilse, Allah’ın gazabının onları bulacağı ikazını yapar. Benden söylemesi. Biliyorum, birilerinin canını sıkıyorum. O birileri, kendilerinde olmayan bir şeyi, onlardan istiyorlar ve onlar, bu kendilerinde olmayan şeyi, onlara vadediyorlar. Bu da bizim imtikadınız.”
Yazının tamamını okumak için